Pakistan MİLGEM Projesi 2’nci gemisi Khaibar’ın Pakistan Deniz Kuvvetlerine teslimi, Koçhisar’a Bayrak Çekilmesi; Hızırreis Denizaltısı, Ç-159 Çıkarma Gemisi ve ULAQ İnsansız Deniz Aracının Hizmete Girişi; Açık Deniz Karakol Gemisi Projesi kapsamında inşa edilecek 7’nci geminin sac kesimi töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla İstanbul Tersanesi Komutanlığında yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, törendeki konuşmasının başında, “Törenimizi Pakistan’dan teşrif eden kıymetli misafirlerimize, ikinci evleri olan Türkiye’ye hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum.” sözleriyle başladı.

Sözlerini, “Mavi Vatan’ın dört bir yanında büyük bir adanmışlıkla görev yapan tüm personelimize Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın tüm mensuplarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye için çalışan, Mavi Vatan’ın muhafazası ve gerektiğinde müdafası için gecesini gündüzüyle birleştiren herkesten Cenabı Allah razı olsun. Yine bu vesileyle, asırlardır Nazlı Hilal’in özgürce dalgalanması için toprağa düşen şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.” ifadeleriyle sürdüren Cumhurbaşkanı, Türk tersaneciliği ve donanması açısından çok büyük bir gurur anına şahitlik ettiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle bizlere bu gururu yaşatan İstanbul Tersane Komutanlığımızın işçisinden mühendisine bütün mensuplarını canı gönülden tebrik ediyor, kendilerine şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ülkemiz tersanelerine güvenmekte ne kadar haklı olduğumuzu bugün bir kez daha görüyoruz. Malumunuz, Pakistan Deniz Kuvvetlerinin ihtiyacını karşılamak üzere Eylül 2018 tarihinde 4 adet MİLGEM inşa sözleşmesi imzalamıştık. İlk gemi PNS Babür’ü 24 Mayıs 2024 tarihinde Pakistan’a teslim ettik. Bugün de her türlü test ve tecrübe faaliyetlerini başarıyla tamamlayan PNS Hayber’in teslimini yapıyoruz. Projenin ikinci ve dördüncü gemileri Karaçi Tersanesi’nde inşa ediliyor. Üçüncü gemi PNS Badr‘ın Haziran 2026 sonunda, dördüncü gemi PNS Tarık’ın ise 2027 yılının ilk çeyreğinde teslimi planlanıyor. En son teknoloji ile donatılmış bu gemilerin kardeş Pakistan donanmasına şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Kökleri ortak tarihimizin derinliklerine uzanan ve asırlar boyunca sınanarak bugünlere gelen Türkiye Pakistan dostluğu, Allah’ın izniyle kıyamete kadar devam edecek, serpilecek güçlenecektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende denize indirilen ve bayrak çekilen platformların, alın terinin, aklın, emeğin, cesaretin ve adanmışlığın eseri olduğunu ifade etti.
“Bunların en başında, havadan bağımsız tahrik sistemi ve gelişmiş sonar yetenekleriyle sessiz derinliklerin millî bekçisi olacak TCG Hızır Reis Denizaltımız vardır.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:

“Hızırreis denizaltımızı bugün hizmete veriyoruz. Hizmete aldığımız bir başka platformumuz, yeni tip çıkarma gemimiz Ç-159’dur. Bu platform hem askerî harekâtlarda hem de barış dönemindeki insani yardım operasyonlarında, fırtınalı sularda görev yapacaktır. ULAQ silahlı insansız deniz aracımız bir diğer kıvanç kaynağımızdır. Dijital dönüşümün, yapay zekâ tabanlı otonom sistemlerin denizlerdeki sembolü olacak ULAQ, geleceğin harekât sahasının öncülerindendir. ULAQ SİDA’nın bir başka özelliği, Türk mühendislerinin geliştirdiği %90 yerlilik oranına sahip Marin motorunu kullanmasıdır. Her üç deniz platformunun da hayırlı olmasını temenni ediyorum. Koçhisar karakol gemimiz, Mavi Vatan’daki hak ve hukukumuzu koruma irademizin nişanesidir. Barış zamanında milletimize hizmet edecek, kriz zamanlarında caydırıcı gücümüz olacak Koçhisar’ı Mayıs sonunda donanmamıza katacağız. Son olarak, bugün ayrıca Açık Deniz Karakol Gemimiz Seferihisar’ın saç kesimini gerçekleştireceğiz. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum. Değerli kardeşlerim, Türkiye olarak savunma sanayi alanında yürüttüğümüz her projede ürün geliştirmekle kalmıyor; ekosistemi, insan kaynağını ve teknoloji üretim kapasitesini de büyütmeyi hedefliyoruz Savunma Sanayii İcra Komitesinde aldığımız kararları ‘önce millet’, ‘önce devlet’ anlayışıyla, ilgili kurumlarımızın koordinasyonunda tek tek hayata geçiriyoruz. Şurası bir gerçek ki savunmada başarı ancak bütüncül bir stratejiyle elde edilir. Havada güçlü olmadan denizde, denizde etkin olmadan karada caydırıcı olamazsınız. Hamdolsun; biz tüm bu alanlarda çok güçlü bir varlık gösteriyoruz. Kapasitemizi günden güne artırıyor, imkân ve kabiliyetlerimizi aralıksız geliştiriyor, kendi teknolojimizi yine kendimiz üretiyoruz. Savunma sektöründeki 3500’ü aşkın firmamız, 100 bini aşkın insan kaynağımız, varını yoğunu Türkiye’nin güvenli yarınlarına vakfediyor. Araştırma geliştirme çalışmalarından tasarıma, yazılımdan seri üretime tüm süreçleri yerli ve millî kaynaklarımızla yönetiyoruz. Şu anda savunma ihracatında dünyanın en büyük 11’inci ülkesiyiz. Son 11 aylık dönemde savunma ve havacılık ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre %30 artarak 7 milyar 445 milyon dolara ulaştı. Sadece kasım ayı ihracatımız, önceki kasım ayına kıyasla %22 artışla 742 milyon dolar oldu. Bu sabah itibariyle 8,6 milyar doları aşmış buluyoruz. Kendimize inandık, Türk savunma sanayiine güvendik. Kısa sürede işte bu rakamları yakaladık. Elbette burada durmayacağız. 2028 senesi için belirlediğimiz hedef 11 milyar dolarlık ihracat rakamıyla savunma ve havacılık ihracatında dünyada ilk ona girmektir. Bu hedefe doğru sağlam adımlarla ilerliyoruz.”
“Şunu da Burada büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim. Dünyada kendi savaş gemisini geliştirip denize indiren 10 ülkeden biri Türkiye’dir. Türk tersaneleri bugüne kadar dünyanın birçok ülkesine farklı ebatta 140’ın üzerinde deniz platformu ihraç etti. Güvenlik kuvvetlerimiz, kendi ürettiğimiz araç, ekipman ve mühimmatlarla havada, karada ve denizde adeta destan yazıyor. Sahadan aldığımız verileri titiz bir şekilde analiz ediyor, geri bildirimler ışığında mevcut teknolojimizi daha da ileri noktalara taşıyoruz. Tüm bunları yaparken doktrin ve pratik arasındaki dengeyi, birbirlerini besleyecek şekilde en verimli surette temin ediyoruz. Değerli misafirler, başkanı olduğum Savunma Sanayii İcra Komitesinde aldığımız kararlar çerçevesinde başlayan projelerimizin meyvelerini birer birer topluyoruz. Bakınız, dört ay önce ‘Sistemler Sistemi’ Çelik Kubbe’yi envanterimize kattık. Geçen ay insansız savaş uçağımız KIZILELMA, Dünya havacılık tarihinde Bir ilki başardı. Muhalefetin, ‘Balıklar rahatsız oluyor’ diyerek testlerimizi eleştirdiği Sinop’ta KIZILELMA’mız, jet motorlu bir hedefi Görüş Ötesi Hava Hava Füzesi ile vurarak etkisiz hâle getirdi. Bir diğer stratejik projemiz olan Bayraktar TB3 envatere girdi. TCG Anadolu’nun abisi olacak 300 metre uzunluğundaki uçak gemimizin inşa süreçlerini başlattık. İnsansız araçlardan fırkateyn’e kadar tüm deniz platformlarında hem kendi ihtiyaçlarımızı hem de dost ve müttefiklerimizin taleplerini karşılıyoruz. Savunma Sanayi Başkanlığımız, ASFAT’ımız, askerî tersanelerimiz, sivil tersanelerimiz uyum içinde, iş birliği ve güç birliği içerisinde çalışıyor, imal ve inşa ediyor. Ürettikleri ürünleri, dünyanın farklı ülkelerine ihraç ediyor. Buradaki başarıyı görmek için uzaklara gitmeye hiç gerek yok. Türkiye’nin savunma sanayiinde son 23 senede kat ettiği mesafeyi görmek için öyle 70’leri 60’ları; evet deşelemeye de gerek yok. Bunun için geçtiğimiz haftalarda kamuoyumuzla paylaşılan projelere ve çalışmalara bakmak fazlasıyla kafidir. Füzelerden tüfeklere, insansız araçlardan roketlere, deniz toplarından elektronik harp sistemlerine; sektörün tamamında büyük bir dinamizm var, üretkenlik var. Maşallah, heyecan ve gayret var.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamu-özel ayrımı yapmadan Türk savunma sanayinin gelişmesi ve güçlenmesi için çalışan tüm firmalara, bu firmalarda çalışan tüm personele Türk milleti adına teşekkürlerini iletti.
Cumhurbaşkanı, bir de ricada bulundu:

“Sizlerin şahsında, sektördeki tüm kardeşlerimden şunu rica ediyorum: Moralimizi bozmaya çalışanlara lütfen aldırmayın. Cesaretimizi kırmak için uğraşanlara lütfen prim vermeyin. Televizyon ekranlarında, sosyal medyada ve gazete köşelerinde sağa sola karamsarlık aşılayan felaket tellallarına lütfen kulak asmayın. Biz bugüne kadar ne yaptıysak, unutmayın, bunlara rağmen yaptık. %20 yerli sermayeyle başlatıp şu anda %80 yerli sermayeye biz ulaştık. Eğer biz çalışırsak, biz hedeflerimizden kopmadan mücadele edersek evelallah bunların hiçbiri bizim önümüzü kesemez, şevkimizi kıramaz. Bizi yolumuzdan çevirmeye çalışanlara inat, hep beraber omuz omuza verecek, çok daha kararlı bir şekilde hedeflerimize yürüyeceğiz. İşte bugün hem Mavi Vatan’ımızın güvenliği hem Pakistan’ın savunma kapasitesi açısından çok stratejik adımlar attık. Yakın gelecekte inşallah başka müjdelerimiz olacak, başarılarımıza yenilerini ekleyecek; karada, denizde, havada ve elbette Siber Vatan’da caydırıcılığımızı artıracak projeleri tek tek devreye alacağız. Kendimizle birlikte komşularımızın, müttefiklerimizin ve kardeşlerimizin güvenliğine katkı sunmaya devam edeceğiz. Burada her fırsatta vurguladığım bir hususu tekrar hatırlatmak istiyorum. Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde gözümüz yok. Biz hiçbir ülkeyle gerilim istemiyoruz; kriz, kavga, çatışma İstemiyoruz. Komşularımız İçin huzur ve istikrardan başka bir şey murat etmiyoruz. Türkiye olarak herkesin emin olabileceği, güven duyabileceği, en zor, en sıkıntılı günlerinde sırtını yaslayabileceği bir ülke biziz. Bununla birlikte biz hak ve hukukunun çiğnenmesine müsaade etmeyen ve asla etmeyecek olan bir ülkeyiz. Bugün burada hayata geçirdiğimiz bütün bu yatırımlarımız savaşa hazırlanmak için değil, barışı, istiklali, istikbali korumak içindir.”
Törende, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Pakistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Naveed Ashraf ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu da konuşma yaptı.

İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Recep Erdinç Yetkin’in, inşa edilen gemilere ilişkin katılımcılara bilgi vermesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Açık Deniz Karakol Gemisi projesinin 7’nci gemisi Seferihisar’ın sac kesimini yaptı.

Törende, PNS Khaibar’ın komutanlık sembolü Pakistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Ashraf’a teslim edildi.

Ayrıca, PNS Khaibar ve Koçhisar gemilerinin bayrakları ile Hızırreis, Ç-159 ve ULAQ platformlarının flandraları da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından gemi komutanlarına teslim edildi.

PNS Khaibar, Hızırreis ve Ç-159 gemi komutanlarının ant içmesi, personelin gemilere sevk edilmesi ve bayrak ile flandraların toka edilmesiyle devam eden tören, anı objelerinin verilmesi ve aile fotoğrafı çektirilmesi ile sona erdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, PNS Khaibar gemisini de ziyaret etti.